Gerçek delikanlı benim
Sakal bıyıklı Fatih Ürek, sadece tipini değil jargonunu da değiştirmiş. Ürek ürkekti, parlak kostümlere ve efemine hareketlere mola verip, altı okka yürek olmuş
Parlak kostümlere, aşırı makyaja, efemine hareketlere "mola" veren Fatih Ürek`e ben de "MOLA" köşemi açtım, bugün. Görelim neler konuştuk:
Az önce kulak misafiri oldum. Şurada nara atacaktın neredeyse. "Gerçek delikanlı benim" diye... Hayırdır niye celallendin? Şimdi bir de mekân sahibiyim ya, marangozundan elektrikçisine, kasabından, çiçekçisine iş konusunda güveniyorum, söz verip tutmuyorlar. İşlerini ciddiye almıyorlar.
Sen sakalı bıyığı bırakınca huyun da mı değişti ne? Aslında huyumda değişen bir şey yok abi. Ben her zaman delikanlıydım.
Tariflesene şu delikanlılığı bize, hani bilgimiz olsun. Söz verince tutarım, hak yemem, dedikodu yapmam, kimseyi bilerek isteyerek kırmam, garibanı gözetir hakkımı kimsede bırakmam. Çocuk yaştan beri ekmek kavgasındayım. Anama babama aileme ve daha pek çok yoksul insana kol kanat geriyorum. Gerçek delikanlılık budur işte.
`CAMİYE GİDER AĞLARDIM`
Fakirlikten geldin değil mi? Hem de nasıl abi. Anam 3 kuruşa tekstil atölyelerinde, boyahanelerde sabahlardı. Babam sucuk ustasıydı ama alkolik, çoğu zaman işsiz, vuran kıran bir adam. Ben el kadar çocukken terzi çıraklığıyla başlayıp, ardından zücaciye dükkânında bardak-çanak sattım. Sonra kumaşçı çıraklığı, mobilyacı kalfalığı ve avukat kâtipliği. Kaçar gider Erzurum camilerinde ağlardım?
Camide mi, o niye? Çünkü sadece orada kimse alay etmiyordu benimle. Bir kenara siner dualar okur, vaaz dinler bir sürü şey öğrenirdim. Ağlamak için de kaçar sığınırdım.
Neydi duaların? Allahım bana kuvvet ver, güç ver, başarılı olayım, annemi, ablalarımı çok rahat yaşatayım. Babam alkolü bıraksın, içmesin.
Babanın lakabı ilginçmiş Evet, `Domates Şerafettin` derlerdi babama. Sinirlenince ya da çok sevinince yüzü kıpkırmızı olur, saatlerce geçmezdi.
Hâlâ ağlar mısın? Kim ağlamaz ki?
KARŞI TARAF ÇOK ÂŞIK OLUYOR
Sen ağlamazsın sanırdım. Hep neşelisin ya... Sen gel de içime sor abi. Salonları dolduranları eğlendir, güldür önce. Sonra herkes evine, yuvasına dağılıp gitsin. Sen evine bir başına dön. Odana, yatağına bir başına gir. Yalnızlık timsah gibi pusudan çıksın, umudunu, sevgini, tutkunu, hayallerini parçalasın, yutsun da ağlama bakalım.
Şiir gibi konuştun Fatih`im. Senden politikacı bile olur... Üniversite okuyabilmeyi çok isterdim. Siyasete atılmayı, milletvekili olmayı düşlerim hep. Ne güzel bir turizm bakanı olur benden, düşünsene abi. Her yeri biliyorum, tanıyorum, lisanım var, hayat tecrübem var.
Evlilik var mı planlar arasında? Çok zor. Birlikte yaşamak, sorumluluk taşımak zor.
Sana çok samimi soracağım, samimi yanıtla. Bunca kadın hayranın var. Şu ya da bu düzeyde bir ilişki olmuyor mu aranızda? Zaman zaman oluyor abi. Özellikle karşı taraf bana çok âşık oluyor. Miami`de böyle aşklar yaşadım kısa süre önce.
Kazara çocuğum olursa filan diye hiç düşünmüyor musun? (Gülerek)... Ben kül yutar mıyım abi, önlemimi alıyorum tabii ki.
Hiç yumruk tekme kavgaya girdin mi? Çok az kavga ettim ama tam ettim. Elim ağırdır. Daha geçenlerde genç bir adam yolda ileri geri laf etti arkamdan. Döndüm, Allah yarattı demeden bir Osmanlı tokadı çarptım yere savruldu. Daha fena yapardım ama kaçtı.
ARTIK DADAŞ OLMUŞUM
Devlet Tiyatrosu kökenlisin de kimse pek bilmez... 10 yaşımda sahnedeydim. Şimdi ödüllere doymayan Erkan Can var ya, işte o soktu beni tiyatroya. Ben kapıda durmuş hayran hayran afişlere bakarken elime bir kâğıt tutuşturdu. "Bunu doldur gel çocuk, oyununda oynatalım seni" dedi. Uçarak gittim eve. Devlet Tiyatrosu`nun çocuk bölümüne başladım. Hocalarım Cüneyt Gökçer, Kenan Işık, Semih Sergen, Cihan Ünal, Yıldız Kenter`di. Turnelere çıktım. Erzurum`u da son kez o turnelerden birinde gördüm. Nedense beni hiçbir konsere, etkinliğe çağırmıyor Erzurumlular, üzülüyorum. Oysa her şehirde ne kadar da çok sevenim var. Nereye gitsem baş tacı ediyorlar şükürler olsun. Ama şimdi bıyık bırakınca sevinmişler. "Gelebilir artık, dadaşa benzedi" diyorlarmış.
Tiyatro dışı sahne hayatına gelsek artık. O da Bursa`da Taylan Gazinosu`nda başladı. (Gülerek)... Orada makul giysilerle şarkılarımı söylüyordum.
Hoplama zıplama günleri nasıl başladı? Tavernalar dönemiydi. Sibel Barış Caddebostan`da Zeki Çetin`in Minder Taverna`sına götürdü beni. Misafir olarak sahne aldım. Zeki Müren ve Huysuz Virjin taklitleri yaptım. Cenk Koray "Fatih sen kabare yap, çok yeteneklisin" dedi. Tolga Han`ın kabaresinde işe başlattı. Bir gün tesadüfen sosyete kulüplerinden birinde, Celal Çapa`nın Cartoon Bar`ında şova çıktım. O hiçbir şeyi beğenmeyen sosyetikler bayıldı, yıkıldı orası.
Kaynak: Sabah.com.tr / Savaş Ay
|
|
Eklenme Tarihi : 13.07.2009 |
Haber Editörü : Administrator |
«« GERi
|
Bu haber 544849 kez okundu.
|
Haberi Paylaş |
Face
|
Blog
|
Frien
|
Mysp
|
Twit
|
|
Not: Bu sayfalarda yer alan yorumlar kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan gabile.com sorumlu tutulamaz.
Habere Yorum Yaz |
|
ya sen sus konuşma fatih yeter ya gay de olma gaylerin işini zorlaştırırsınn sen
Yazan : izmirKSKkontes
Beğen
|
|
bu kadar aşağılamanın ne anlamı var ?o da bi insan hatasıyla doğrusuyla.herkes kendine baksın bence...kusursa aramak önce aynaya bakın derim...o da kendince ekmeğini kazanıyo işte..saygı duymalı ki o zaten erkek..bitti...başka lafa ne gerek var...
Yazan : gana
Beğen
|
|
neden bilmem hep severim bu adami, samimi geliyor belki ondan. ama katiliyorum burada biraz fazla acitasyon kelimeler var, olmasa daha iyi olurdu. kotu gunler yasanmis ve ne güzeldir ki geride kalmis, gelecegin tadini cikarmali. yalniz nedense bazilari bu adamdan cikip escinselim diye bagirmasini bekliyor sanki. bu memlekette hersey o kadar kolay da biz mi bilmiyoruz arkadaslar. ve escinsel diye delikanli olunmuyor mu. molped sayesinde delikanli kizlar cikarmis bir ulkeyiz biz :) herseyi erkeklikle bagdastirmasak da olur. mertlik, adamlik icin delikanlilik diyor ne var bunda. ben kendisine mutlu bir hayat diliyorum.
Yazan : Kirmizi_Kadin
Beğen
|
|
Olmamış be Fatih! Gerçekten olmamış.Keşke hiç konuşmasaydın.Gerçi NTV de Müjde Ar`ın proğramındada çuvallamıştın.
Tamam dişinle,tırnağınla,emeğinle bi yerlere geldin.Eyvallah.Ama o Küçük Emrah elbisesi sana hiç yakışmadı bilesin.Daha sahici dursan
seni daha fazla sevicez,emin ol...
Ne denirki ? En iyisi Hadi, Hadi Haaaaadiiiiiiiii.
Yazan : farco_tatyos
Beğen
|
|
canım fatıh verdıgın pozda bıle bagra bagra belı edıyosun hem delıkanlılık ıkı kelıme ıle ozetlenmez delı kanlı adamı baskaları over kendını ovmez sana sanat hayatında basarılar
Yazan : SUCMU
Beğen
|
|
abi ne kadar güçlü olursan ol.. bu ülkede ben gayim diyemiyor kimse...dememelide bence çünkü sexsüelik gizli kalmalı,herkezin özeli kendine...
Yazan : dyr_pln
Beğen
|
|
herkezin bildigini kendinden saklmaaya calışmakta bi acayip gay olabilirsin, saklayada bilirsin bu durumu ama ortaya cıkıpta ben böyleyim ben şöyleyim demek gercek delikanlıya yakışmayan davranışlar o yüzden kendini kandırma fatih sen delikanlı falan degilsin bence sen hala ne istedigini, bilmeyenlerdensin
Yazan : kayseridenn
Beğen
|
|
bi yol ileri akarken bi yol geri gidiyo enteresan bi sekilde gözünü sevdiğimin ülkesinde..bi yoldaki insanlar meydanları doldurup alınları açık hak ararken, bi yoldan ilerleyen şahıslar maske takıp aslında hepimizinn bildiği gerçeği maskeyle sürdürmeye devam ediyolar..rencidasyon hiçbir olgu içinde kabul edilmemeli lakin rencidasyona karşı önlem bırakılan eğreti bıyıklar ve kirli sakallarmı olmalı?uzun ince bir yol olsa gerek..akıl erdiği kadarıyla
Yazan : sandman4you
Beğen
|
|
Ne şimdi bu delikanlılık mı? Miami`de aşk yaşamışmış? acaba kimlerle? erkek mi kadın mı? saçmalamış bence.. ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol. bütün Türkiye biliyor kimin ne olduğunu, kimi kandırıyorsun Fatih ÜREK?
Yazan : myway16
Beğen
|
|
herkese her konuda saygı duymak lazım,yeni imajı içinde sakın fatih beyi eleştirmeyelim.İnsanların dışı değişebilir ama içi asla değişmez,kendisini çok severim umarım birgün tanışma imkanı bulurum.Herşey gönlünce olsun,hayatında başarılar dilerim.
Yazan : yakamoz4141
Beğen
|
Yorum yazmak için login olunuz
|
|
|