Boğaziçi LGBTİ üyesine güvenlik hakaret etti, okul soruşturma açtı!

Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ Çalışmaları Kulübü üyesi okul güvenliklerinin hakaret ve aşağılamasına maruz kaldı. Öğrenci hakkında ‘kimlik göstermeme’ ve ‘güvenlikle tartışma’dan soruşturma açıldı.

Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ Çalışmaları Kulübü`nün bir üyesi hakkında üniversite tarafından disiplin soruşturması başlatıldı. Soruşturma gerekçesi olarak "güvenlik görevlilerine üniversiteye giriş çıkışta kimlik göstermeme" ve "güvenlik görevlileriyle tartışma" belirtildi.

Hakkında soruşturma açılan kulüp üyesi öğrenci, güvenlik görevlilerinin kendisini taciz ettiğini belirtti. Yaşananları üniversite bünyesinde kurulan Cinsel Tacizi Önleme Komisyonu’na mail attı:

“Bugün öğle saatlerinde okulun güvenliklerinin saldırısına uğramamla ilgili şikayetim, ihbarımdır. Yaşadığım olayla ilgili notları paylaşıyorum:

“Olay sırasına yalnız değildim, çevremde öğrenciler vardı. Birkaç tanesini tanıyordum. Onlar da aynı zamanda üniversitenin öğrencileri.

“Olay, Kuzey Kampüs, asıl giriş, merdivenlerin üç dört metre ilerisi. Kapıdan girdikten sonra.

“Olaya tanık olanların bir kısmı güvenlikler üzerime yürürken güvenlikleri durdurdular, “Siz ne yaptığınızı zannediyorsunuz? Böyle davranamazsınız.!” dediler. Diğer bir kısmı ise “Aklınıza estiği gibi insanlara hitap edemezsiniz, kimlik göstermedi diye bir öğrenciye bu şekilde davranamazsınız.” dediler. Kalan kısmı da beni telkin etmeye çalıştılar, “Haklısın, haklı olduğunu biliyoruz; ama bağırmaya devam edersen haklıyken haksız konuma düşeceksin.” dediler. Bana destek olan bu öğrenci kitlesinin ki on beş yirmi kişiydiler, yalnızca ikisini tanıyorum.

“Okula 13:55’te başlayacak dersim için gelmiştim.

“Ne diyeceğiz biz size, hayvan mısınız? Hayvan mı diyelim?”

“Okula geldim, Kuzey Kampüs asıl kapıdan geçtim. Geçerken “Beyefendi kimliğini gösterir misiniz?” diyerek güvenlik görevlileri kimlik sordular. Ben cevap vermedim, yoluma devam ettim. Arkamdan “Hop, beyefendi hey, kimlik kimlik, sana soruyoruz!” dediler. Ben cevap vermemeye devam ettim, dersimin olduğu binaya yürümeye devam ettim. Bu esnada çevredeki öğrenciler “Sana sesleniyorlar.” dediler. Bunun üzerine arkamı döndüm “Beyefendi diyoruz bakmıyorsun, ne diyeceğiz?”, ben de “Öğrenci diyebilirsin, pardon bakar mısınız diyebilirsin, arkadaş diyebilirsin.” dedim. “Ne diyeceğiz biz size, hayvan mısınız? Hayvan mı diyelim?” dediler. Bu esnada 170 boylarında, orta yaşlı bir başka güvenlik de cep telefonunu çıkardı ve beni kayda almaya başladı. “Hadi bunu da raporlayın.” dediler, üyesi olduğum kulübün bir önceki raporlaması aklıma geldi, raporlamayı öğrenmiş olabileceklerini düşündüm, ben de bunun üzerine “Tabii ki raporlayacağız, siz aynı tavrı bu üniversiteden olmayan başka bir öğrenciye de yaptınız.” dedim. Sırtımı döndüm, yürümeye devam ettim, bir iki adım attım, beni elindeki cep telefonu ile kayda almaya çalışan güvenlik önüme geçti. Bu olunca insanlar toplandı, diğer güvenlikler etrafımı sarmaya başladı, o arada içlerinde tanıdığım olan başka bir grup araya girdi. Tam o esnada beni kameraya çekmeye çalışan güvenlik “Sizin gücünüz bize yetiyor, gidin aşağıda halledin! Sizin yüreğiniz yetmez aşağı gitmeye, sıkıyorsa oradan halledin.” dedi. O arada daha fazla dinlemek istemedim, uzaklaşmak istedim, korktum, titriyordum sinirden, tam bu esnada “Bizi siklemiyor!” diye bağırdı bana güvenlik görevlisi. Sonra arkadaşlarım beni oradan aldılar, durumu kulüp üyelerine anlattım. Dersime de on beş dakika geç kalarak girdim.

“Olayın ardından korkunç bir gün geçirdim, çok ajite oldum, hala ağlamak istiyorum, derse hiçbir şekilde odaklanamadım. Terapi almayı düşünüyorum.”

BÜLGBTİ: Kimlik sorma esnasında LGBTİ öğrenciler mağdur ediliyor

Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ Çalışmaları Kulübü, üyelerine soruşturma açılması hakkında şu bilgileri paylaştı:

“Öncelikle disiplin soruşturmaları bir tarafın ya da tarafların resmi şikayetiyle kendiliğinden açılan soruşturmalardır. Dolayısıyla henüz üniversitenin bir kararı ve/veya tutumu oluşmamıştır. Üyemizin güvenlik görevlisi hakkındaki şikayetinden sonra güvenlik görevlisi de üyemizden kimlik göstermediğini belirterek şikayetçi olmuştur. Karşılıklı, iki tarafa da soruşturma açılmıştır.

“Boğaziçi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü olarak sürece dair tanıklık beyanında bulunmak istiyoruz.

“Boğaziçi Üniversitesi`nde geçtiğimiz aylarda öğrenci yurdunda yaşanan ve basına da yansıyan cinsel saldırı sonucunda üniversite giriş çıkışlarında kimlik kontrolleri sıkılaştırılmıştır.

“Daha önce olmayan bu kimlik gösterme zorunluluğu sonucunda güvenlik görevlileri öğrencilere kimlik sormaktadır.

“Bu kimlik sorma esnasında LGBTİ+ öğrenciler çok çeşitli sebeplerle mağdur edilmiştir, edilmektedir.

“Hak ihlali raporlamalarımızda ve üniversitede LGBTİ+ öğrencilerle yaptığımız görüşmelerden edindiğimiz bilgiler kadarıyla LGBTİ+ ve özellikle trans kimlikli öğrenciler kimliğinde yazan ismi kullanmadığı ve tanımadığı güvenlik görevlilerince kullanmadığı ismin bilinmesini istememeleri, utanmaları, travmatize olmaları gibi çeşitli sebeplerle kimlik göstermekten çekinmektedirler.

“Bunun harici güvenlik görevlileri kimlik sorarken ikili cinsiyetli ifadeler kullanmaktadırlar. "Beyefendi kimliğinizi görebilir miyim?" gibi ifadeler sonucu LGBTİ+ ve özellikle trans öğrenciler kendilerine "beyefendi" dememelerini talep etmeleri üzerine hak ihlali raporlarımızı yaparken öğrendiğimiz kadarıyla cinsiyet kimliği temelli (gender-based) cinsel saldırıya ve aşağılamaya maruz kalmışlardır.

LGBTİ öğrencilerin yaşadıkları: Gülme, hakaret, korkutma

“LGBTİ+ öğrencilerin kendilerine, cinsiyet kimlikleri ve varoluşları ile uyumsuz "beyefendi" gibi ifadelerin denmemesini istemesi üzerine bazı güvenlik görevlileri fobik söylemler ve tavırlar takınmışlardır. Bu tavırlar ve söylemler arasında tespit ettiğimiz kadarı ile şunlar bulunmaktadır:

1) Gülme, gülerek diğer görevlilere öğrenciyi işaret etme.

2) “Ne diyelim sizlere? Sizin ne idüğünüz belirsiz.” , “Ne diyelim, hayvan mı diyelim?” şeklinde ifadelerde bulunma.

3) Bu ifadeler sonucu tepki gösteren LGBTİ+ öğrencilerin üzerine yürüme, sıkıştırma, korkutma.

“Tüm bu tespitlerimizden sonra hak ihlali raporlamalarımızı üniversitenin Cinsel Tacizi Önleme Komisyonu’na bildirdik ve üniversitenin de kabul ettiği cinsel taciz tanımlamasına göre LGBTİ+ öğrencilere istemedikleri şekillerde cinsiyetli ifadelerde bulunmanın ve dahası bulunmamaları konusunda kendilerini uyaran LGBTİ+ öğrencilere söylenenlerin taciz oluşturduğu konusunda uzlaşıldı, bunun sonucu güvenlik görevlilerine cinsiyetli ifadeler kullanmamaları konusunda önleme komisyonu olarak CİTÖK uyarı yazısı yazmaya karar verdi.

“Tüm bu süreçler yaşanırken üyemiz olan başka bir LGBTİ+ öğrenciye yine ve yeniden güvenlik görevlileri, tanıkların da beyanına dayanarak söylüyoruz ki ısrarla “Beyefendi kimliğiniz? Beyefendi kimlik?” diyerek kimlik sormaları sonucu üyemiz olan öğrenci hiçbir cevap vermeden okula girmiştir.

“Bunun sonucu aynı gün üyemiz CİTÖK’e şikayette bulunmuştur.”

Kimlik gösterme kararı sonucu tacizlerin oluşması tutarlı mı?

Kulüp, açıklamalarının geri kalanında güvenlik görevlilerinin uygulamalarına ilişkin şu soruları yöneltti:

“Üniversitede yaşanan bir cinsel saldırı sonrası alınan kimlik gösterme zorunluluğu kararının sonucu LGBTİ+ bireylere karşı cinsel saldırıların, tacizlerin oluşması tutarlı mıdır?

“Güvenlik görevlilerinin kendilerinden “beyefendi” dememeleri rica edildiği halde takındıkları fobik tavırlar sonucu LGBTİ+ bireylerin kimlik göstermemesi ve hatta gösterememesi disiplin suçu mudur?

“Üniversitede daha önce kimlik göstermediği için hakkında disiplin soruşturması açılmış bir öğrenci var mı?

“Cinsel saldırı sonucu kimlik gösterme zorunluluğu sonrası hakkında kimlik göstermediği gerekçesiyle disiplin soruşturması açılan öğrencinin LGBTİ+ bireyi olması tesadüf mü?

Kampüste LGBTİ+ ve diğer baskılanan varoluşları gözetmeden yapılan ve panikle kararı verilen kimlik gösterme zorunluluğu gibi kararların istenen güvenlik ve güvenli ortam açısından bir değeri, bir işlevi olmadığını belirten kulüp, “Boğaziçi Üniversitesi, uygulamayı bu haliyle yürürlüğe koyarak bir güvenlik ilüzyonu yaratmaktadır. Ancak gerçekte bu, biz LGBTİ+ öğrenciler için hayatı katlanılmaz kılan ikili cinsiyetçiliğin bir uzantısından öte değildir. Biz bu ilüzyonda yokuz” dedi.

Kaynak: KaosGL 15.01.2016

Ulusalcı, Milliyetçi, Devletçi Tosuncuklar... Biliyorum, Üniversitelere Onların Yerine Yandaşların Doldurulması Umrunuzda Bile Olmaz. O Üniversitelerin Eğitim Kalitesinde Düşüş Olması Da... Nasılsa Siz O Üniversitelere Zaten Gidemeyecek, Hasbelkader Girseniz De Yontulmadan Çıkmak Için Elinizden Geleni Yapacaktınız Zaten. Okumuş Insanlar Karşısında Bastıramadığınız Kompleksiniz Ve Entelektüellere Yönelik Nefretinizden Bahsetmiyorum Bile. Resmen Içten Içe Bilenmişsiniz, Hınçlısınız, Görebiliyorum. Bazılarınız Kendisini ``Ben Akp`Li Değilim, Ama Bence De Bunlar Hain, Tıkılsınlar Hapse De Akılları Başlarına Gelsin!`` Diye ``Savunuyor``. Chp`Li Ya Da Mhp`Li Olman Fark Etmez. Günü Geldiğinde Senin De Sesini Kesecekler. Bir Demet Oku Bir Anda Kıramazsın, Teker Teker Kırarsın. Yahut Kuyruk Kuyruğa Verip Üç Yandan Boynuzlarını Uzatarak Kendilerini Koruyan Öküzleri Avlamak Isteyen Aslan, Önce Onların Aralarını Bozar, Hepsi Bir Köşeye Çekilince De Birer Birer Onları Yer. Ezop, Lafonten Falan, Çocukken Hiç Okumamış Mıydın? Hiç Mi Kalmadı Aklında? Zerre Ders Çıkarmadın Mı Kendine O Masallardan? Bak, Buraya Bütün Klişeleri Yığabilirim. Reichstag Yangını Olsun, Kristal Gece Olsun, 1980 Darbesi Olsun, 1984`Teki Imza Bildirisi Olsun, ``Beni Almaya Geldiklerinde Benim Için Sesini Çıkaracak Kimse Kalmamıştı`` Diyen Papaz Olsun. Bazılarınız Bunları Zaten Bilmiyor, Umurunda Da Değil. Bazılarınız Ise Bunları Biliyor, Konuşurken De Eminim Kullanmıştır Bu Klişeleri, ``Abi Düşünebiliyo Musun Yaa, Inanılmaz Bişi, Off Faşizm Ne Korkunç`` Falan Demiştir. Sorsan Onaylamaz Yani Faşizmi. Ama Bugün Akademisyenleri Ve Onlara Destek Bildirisi Yayınlayan Avukat, Doktor, Mimar, Gazeteci Ve Edebiyatçıları ``Hain`` Ilan Etmekten De Geri Durmaz. Aaa, Ama Lütfen ``Özgürlük Bu Değil``Dir, ``Ifade Özgürlüğü Hiç Değil``Dir. Çünkü Size Göre Ifade Özgürlüğü Sadece Onayladığınız Şeylerin Dile Getirilmesidir Değil Mi? Size Göre Ifade Özgürlüğü Sadece Kulağınızın Duymak Istediği Şeyleri Söyleyebilme Özgürlüğüdür Değil Mi? ``Senin Düşüncelerine Katılmıyorum; Ama Düşüncelerini Özgürce Ifade Edebilmen Için Hayatımı Bile Verebilirim``Ã‚Â Sözü Sizin Için Lisede Bir Ara Edebiyat Derslerinde Okuduğunuz Fransız Bir Yazarın Deli Saçması Sözleridir Değil Mi? Şimdi Avuçlarınız Patlayıncaya Kadar Alkışlayın Gözaltıları. Fikirleri Işinize Gelmediği Yahut Katılmadığınız Anda Hemen ``Hain`` Ilan Edin Insanları. Siz, Nazım Hikmet`I De Hain Ilan Edenlerin Torunusunuz Nasılsa. Bak Dün 15 Şubat Onun Doğum Günüydü, Allah Bilir Birkaç Mısrasıyla Sağa Sola Yazmışsınızdır ``Büyük Şair`` Diye. Deden Ona ``Moskof Haini`` Derdi. Baban Da Muhtemelen `70`Lerde, Onun Özgürlüğü Ve Sosyal Hakları Için Çaba Verenlere ``Anarşik/ Allahsız Gomanis`` Derdi. Ona Ve Onlara Yapılan Zulüm Bir Kaç Kişinin Haricinde Kimsenin Umurunda Olmadı. Bugünse Nazım Hikmet Ran Türkçenin Yüce ŞaiRi Diye Anılıyor. Nereden Nereye. Sen De Şimdi, Senin Haklarını Da Korumaya Çalışan Akademisyenlerin Başına Gelenleri Umursamıyor, Hatta Destek Bile Oluyorsun. Bravo. Bu Devrin Güdülebiliri De Sensin. Gelecek Nesiller De Seni Öyle Anacak. Bazılarınızın Bu Da Umurunda Değil, Biliyorum. Arendt, ``Kötülüğün Sıradanlığı`` Kitabını Onlar Için Yazdı Zaten. Ha, Bir De Bugün Onların Yanında Yer Almayıp, Yarın ``En Özgürlükçü, En Mücadeleci, En Muhalif`` En En En Kesilecek Olanlar Da Var Aranızda. Işte ``Her Devrin Adamı`` Lafı Da Onlar Için Var. ``Eğilen Dal Kırılmazmış,`` Sözünü Kendilerine Şiar Edinmişler. Ama Hepinizin Ortak Noktası Şu Ki, Sizin Cümlenizi Cem Etsek, O Akademisyenlerin Birinin Tırnağı Bile Etmiyorsunuz. Sizden Her Ülkede, Milyonlarca Var Zaten. Ama Onlar Gibi Fikrini Söyleme Cesareti Olan Insan Işte Ancak Böyle Inlerle Ifade Ediliyor, Milyonlarla Değil. Iyi Ki Insan Ölümsüzlüğünün Formülü Bulunamadı Daha. Devran Hep Dönüyor. Ne Kudretli Özal`Lar Vardı, Ne Korkulan Evren`Ler Vardı, Ne Çiller`Ler Ne Tak-Şak Paşalar Vardı, Peheeey... Şimdi Neredeler? Onların Hayatı Dar Etmeye Çalıştığı Akademiyenler Ise Hala Ders Veriyor Üniversitelerde, Makale Yayınlıyor, Iğneyle Kuyu Kazıyorlar. Onlara Zulüm Edenler Ise Bugün Lanetle Anılıyorlar... Neyse, Siz Devam Edin Devleti Şakşaklamaya, Her Yaptığını Yüceltip Onaylamaya .Ama Bilin Ki On Sene Sonra Birileri De Kalkıp Sizlere Soracak, ``Ulan Hepiniz Oradaydınız Be!`` Diyecek. Umarım Bir Gün ``Tüm Bunlar Olurken Sen Ne Yapıyordun`` Diye Size Sorarlar? Bakalım O Zaman Da Bugünkü Gibi Çıkıp Açık Açık, Gazetecilere, Sanatçılara, Hocalara, Akedemisyenlere, Bilim Adamlarına ``Terörist, Hain, Pkk Destekçisi Diyorduk`` Diyebilecek Misiniz?
Yazan : str_looking

Beğen (3 kişi bu yorumu beğendi.)